
1. Cinsel ilişki, cinsel birleşme demektir.
Her cinsel yakınlaşma, cinsel birleşme ile bitmek zorunda değil. Ancak bu inanış nedeniyle kişiler ön sevişmeden keyif alamamakta, bir görev bilinciyle cinsel eylemlerini sürdürmektedirler. Oysa ki ön sevişme, her iki taraf için de uyarılmayı artıran ve hem fizyolojik hem de psikolojik doyumu tetikleyen aşamadır.
2. Mastürbasyon kirli ve zararlıdır.
Bu mit, bilinen en eski ve yaygın cinsel inanışlardandır. Mastürbasyon bedensel veya ruhsal kirlenmeye yol açmaz. Cinsel işlev bozukluğuna sebep olmaz. Aksine, cinsel terapilerde kişinin kendi cinselliğini tanıması açısından uygulama olarak önerilir. Mastürbasyon, sonrasında utanç veya suçluluk hissetmenizi gerektirecek bir eylem değildir.
3. Cinsel ilişkiyi her zaman erkek başlatmalıdır.
Bu inanışa göre erkek, cinsel ilişki için her zaman istekli ve hazırdır. Ancak bu beklenti erkeği büyük bir baskı altında bırakır ve farklı cinsel işlev bozukluklarına yol açar.
4. Cinsellik içgüdüseldir, öğrenilmez.
Cinsel tutumlar ve davranışlar öğrenme ve deneyimleme yoluyla gelişebilir. Cinsel beceriler, yeterli bilgi ve uygulama yoluyla artırılabilir.
5. Tüm fiziksel yakınlaşmalar cinsel birleşme ile sonuçlanmalıdır.
Öpme, sarılma, dokunma, okşama gibi fiziksel yakınlaşmalar mutlaka cinsel birleşme ile sonlanmak zorunda değildir. Cinselliğin amacı orgazm olmak değil, haz almaktır. Cinsel birleşme olmadan da kişi bu gibi aktivitelerden keyif alabilir. Üstelik bu aktivitelere ne kadar önem gösterilirse çift arasındaki bağ da o kadar artar.